Akciğer Kanserleri Yazdır
Prof. Dr. Serdar HAN tarafından yazıldı.   
Cumartesi, 01 Ocak 2011 20:57

AKCİĞER KANSERLERİ


 

 AKCİĞERİN KÖTÜ HUYLU TÜMÖRLERİ

Halk arasında akciğer kanserleri olarak bilinmektedir. Akciğer kanserleri, kanserler içinde  üremeye(büyümeye) devam eden sıçramaya meyilli tümörlerdir. Dünya da en sık görülen tümörlerdir. Bu kadar sık görülmesine rağmen teşhis edilmesi ve tedavisi maalesef o kadar erken olamamaktadır. Bunun başlıca sebebi de şikayet yapana kadar kanserin akciğerde belirgin bir boyuta ulaşması ve bu arada da akciğer dışına sıçramasıdır. Bu süre içinde hiç belirti vermez veya herkeste görülebilen şikayetlere sebep olduğu için ciddiye alınmazlar. En önemli şikayetleri,  kanser göğüs duvarına dayandığı zaman ciddi ağrılara sebep olabilmektedir veya hava yollarına yaslandığında ise ciddi öksürük ve zamanla da kanlı balgama sebep olmaktadır. Bu aşama da  tespit edilenlerin çoğu da ilerlemiş akciğer kanserinin belirtisi olmaktadır.

Akciğer kanserine sebep olan nedenler çoktur. Tek bir neden göstermek çoğu zaman imkansızdır. Ancak bilinen en önemli sorumlular; sigara içimi, çalışma ortamı ve mesleki maruziyet süresi, ailede kanser öyküsünün olmasıdır. Akciğer kanserinden korunma da özellikle sigara içmeme, beslenmeye dikkat etme ve çalışma ortamının düzeltilmesi çok önemlidir. Herşeye rağmen akciğerde kanser teşhisi konması sıkıntılı olmakla beraber kararlı ve mücadeleci olarak üstesinden gelinmeye çalışılmalı , hemen teslim olunmaması gerekmektedir. Eğer kanseriniz erken evre dediğimiz daha başından yakalanmış ise sonuçları umulmayacak kadar iyi olduğunu görmekteyiz. Erken dönemde tek başına cerrahi tedavi yeterli olmaktadır. İleri dönemlerde ise cerrahi ile beraber öncesi veya sonrasında ilaç veya ışın tedavisi beraber yapılabilmektedir. Son dönem dediğimiz aşamada da başarıyla ilaç ve ışın tedavisi yapılabilmektedir.

Kanser tedavisi maalesef halen günümüzde tam olarak tedavisi yapılabilen bir hastalık değildir. Özellikle akciğer kanseri diğer kanserlere göre daha fazla agresif ve sonuçları olumsuz kanserleri oluşturmaktadır. Bütün bunlar tabii ki hastalara göre değiştişmektedir. Her hastalık herkeste farklı sonuçlar gösterebilmektedir.

Akciğerin kötü huylu tümörleri iki ana başlıkta toplanmaktadır. Bunlar küçük hücreli dışı ve küçük hücreli akciğer kanseri olarak sınıflandırılmaktadır. Küçük hücreli akciğer kanserleri daha çok ilaçla tedavi edilmektedirler. Küçük hücreli olmayan akciğer kanserleri de iki ana başlıkta incelenir. Bunlara yassı hücreli ve adeno hücreli akciğer kanserleridir. Bunlardan adeno tipi daha hırçın ve yayılımcı özelliği bulunmaktadır. Her iki tipte de erken dönemde cerrahi tedavi çok başarılıdır. Genelde yassı hücreli akciğer kanserlilerin tedavi şansı daha yüksek olmaktadır.

 

AKCİĞERİN İYİ HUYLU TÜMÖRLERİ

Akciğerin doğuştan veya sonradan oluşan tümörleridir. Hastada çoğunlukla tesadüfen saptanırlar. Şikayetleri çok azdır. Çekilen bir akciğer grafisinde tespit edilebilirler. Kötü huylu tümörler gibi sıçrama yapmazlar ve insan bedenine zarar verecek şekilde büyümezler. Çogunlukla bir enfeksiyon sonrasında da görülebilmektedir. Memleketimizde tüberküloz sıklığının fazla olması nedeniyle özellikle hamartom sık görülmektedir. Bunlarında yakından takip edilmesi gereklidir. Sonradan kötü huylu kanserlere dönüşme imkanı olmaktadır. Büyük olarak saptanan iyi huylu tümörler mutlaka cerrahi olarak değerlendirilmelidir. Aksi ispatlanana kadar kötü huylu kabul edilmeli. O titizlikle takip edilmelidir. Cerrahide ki gelişmeler hastalara daha konforlu bir imkan sağladığından akciğerde gözlenen tümöral durumların hepsi mutlaka cerrahi olarak değerlendirilmelidir.

 

AKCİĞERİN METASTAZİK TÜMÖRLERİ

Akciğer bilindiği üzere vucudun her yerinden gelene kanı temizleyen bir organdır. Bu nedenle vucudumuzun neresinde bir rahatsızlık varsa akciğerde de görebilme olasılığımız yüksektir. Başka bir organda gelişen kanserin akciğere sıçraması başka bir deyişle metastaz yapması sıklıkla görülmektedir. Kanserle mücadele de bazen metastazların çıkarılması hasta lehine olmaktadır. Bu tamammen özel durumlara bağlıdır. Herkese yapılmaz. Metastazların alınabilmesi için belli başlı kurallar ilk tümörün çıktığı yerde tümörün olmaması, akciğer dışında başka bir yerde metastazın olmaması, akciğerde çıkarılacak metastazların sayısının ve büyüklüğünün makul olması gerekmektedir. Başta da söylediğim gibi bu durum özellikli bir konudur. Her hasta bu konuda titizlikle değerlendirilmelidir.

 

AKCİĞERİN NADİR TÜMÖRLERİ

Akciğerin nadir görülen kötü ve iyi huylu tümörleri mevcuttur. Bunlar genel yaklaşım olarak farklılık göstermezler. Ameliyat öncesi bildiğimiz tetkikler yapılarak teşhiş edilirler. Kötü huylu tümörlere anatomik rezeksiyon ve lenf nodu diseksiyonu yapılır. İyi huylu tümörlere de tümörün yapısına göre daha uygun bir rezeksiyon uygulanabilir. Sonuçta tümörün nadir bir tümör olduğunu patolojik inceleme sonrasında öğrenebilmekteyiz. Buna göre de hastayı takip etmekteyiz.  Bu tümörler için uzun dönem takip sonuçları pek olmadığından yakından takip edilmeleri uygundur.

Son Güncelleme: Pazartesi, 31 Ekim 2011 08:00